İlk sezonda reyting rekorları kıran, bir Türk genci ile Rus kızının aşkını konu alan “Doğu-Batı” isimli Rus dizisinin başrol oyuncusu Adnan Koç, başta Rusya ve Ukrayna olmak üzere dizinin gösterildiği ülkelerde Türkiye’nin tanıtımını yaptıklarını söyledi.
Koç, ikinci sezon çekimlerinin yapıldığı Ukrayna’nın başkenti Kiev’deki dizi setinde açıklamalarda bulundu.
İlk defa bir Türk oyuncunun Rus dizisinde başrol oynadığına dikkati çeken Koç, genelde Rus kanalların Türk dizilerini satın alıp yayınladığını hatırlattı. Bunun alışılagelmemiş bir durum olduğunu ifade eden Koç, “Rusya ve Türkiye ilişkilerinin yeni bir döneme girdiği anda böyle bir dizinin yayınlanması iyi oldu.” değerlendirmesinde bulundu.
“Dizide Türkiye ile ilgili tanıtım çok güzel kurgulanmış”
“35 milyon seyircisi olan bu diziyle Türkiye’nin tanıtımına büyük katkı yaptık ve yapmaya devam ediyoruz.” diyen Koç, dizide başta Sultanahmet olmak üzere Türkiye’nin turistik bölgelerini tanıttıklarını, hatta senaryo gereği dizide simidin tarihine bile yer verdiklerini söyledi.
Koç, Rus prodüksiyonu olan dizide Türkiye’nin anlatıldığına işaret ederek dizinin Türkiye’de de gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Koç, “Dizide Türkiye ile ilgili tanıtım çok güzel kurgulanmış. Başka bir ülke sizin reklamınızı yapıyor.” diye konuştu.
Rusya’da dizinin reyting rekoru kırmasının, Rus halkının Türkiye’ye olan ilgisinin göstergesi olduğunu söyleyen Koç, sözlerine şöyle devam etti:
“Ruslar bizi çok seven bir millet. Siyaset platformunda yaşanan karmaşalar ve olaylar ne yazık ki bu ilişkileri bazı süreçlere taşıdı. Ama iki toplumun birbirini sevdiğini görüyorsunuz. İkisinin de benzer yönleri çok fazla. Mesela duygusal açıdan çok benzer yönlerimiz var. Bizler de duygusal tepkiler veren toplumuz, onlar da öyle. Bu proje iki kültürü de yansıtıyor ve ortak paydada kaliteli bir paylaşıma gidiyor.”
“Türk ve Rus toplumunun karşılıklı algılarını olumlu etkileyecek”
Koç, dizide yaşananların iki toplum arasındaki algıları olumlu etkileyebileceğini belirterek şunları ifade etti:
“Mesela dizide senaryo gereği ben imam nikahı yapıyorum. İmam nikahını, bizim inançlarımızı ve inancımızın kadına verdiği değeri anlatmaya çalışıyoruz. Buna da çok saygı gösterip çok iyi anlıyorlar. Türkiye’de kadının temel hak ve özgürlüklerinin ne kadar geniş olduğunu gösteriyoruz. Rusya dendiği zaman akla gelecek kalıplaşmış düşüncelere son verecek, Rusların inançlarının, aile bağlarının ne kadar güçlü olduğunu, gelenek ve göreneklerine ne kadar bağlı yaşadıklarını da bu projeyle gösteriyoruz.”