MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalar yapmak üzere kürsüye çıktı. “Gittiğimiz her yerde gördüğümüz açık gerçek şudur: 2023’te Cumhur İttifakı açık ara farkla sandıktan başarıyla çıkacaktır” diyen Bahçeli, Millet İttifakı’na cumhurbaşkanı adaylığı üzerinden meydan okuyarak, “Zillet ittifakının nasıl bir adayı vardır ki yıpranmasın diye açıklamaktan imtina ediliyor? Çıkarsınlar adayı, görsünler Hanya’yı Konya’yı” diye konuştu. Bahçeli ayrıca “Milli ve manevi değerlerle bezenmiş yeni bir finansal mimariye acil ihtiyaç olduğu tartışmasızdır” sözleriyle ekonomiye ilişkin mesaj verdi. Konuşmasında TÜSİAD Başkanı Orhan Turan’a da ağır sözlerle yüklenen Bahçeli, “İşi gücü bırakıp İsveç ve Finlandiya’nın yanında saf tutmuş. Neymiş? Fakirleşerek büyüyormuşuz. Haydi destek vermiyorsunuz, güç ve çıkar odaklarına boyun eğdiniz, bari objektif, dürüst, adam gibi konuşun da biz de size müteşekkir olalım” ifadelerini kullandı. Bahçeli konuşmasının sonlarına doğru ise isim vermeden komedyen Cem Yılmaz’ın Netflix’te yayımlanan dizisi üzerinden sert tepki gösterdi.
MİLLETİMİZ SİYASİ SAHTEKARLARA ŞANS TANIMAYACAKTIR
Bahçeli’nin açıklamalarından satır başları şu şekilde:
Aydınlanma gerçekte olduğumuz şeye uyanmak ve sonra öyle olmak demektir. Aydınlanma aklımızı kullanmaya cesaret edebilmektir. Her yerde okkanın 400 dirhem olduğunu eninde sonunda göstereceğiz. Şunu bir defa açıkça ifade etmek durumundayım ki ülkemizin hiçbir yerinde ‘zillet ittifakı’nın iddia ettiği gibi bir Türkiye tablosu yoktur. Aziz milletimiz siyasi sahtekarlara, siyaset kalpazanlarına dün olduğu gibi bugün de yarın da prim vermeyecek, şans tanımayacaktır.
Yüzlerine sahte bir gülümseme iliştirip kalabalıkların arasına giren samimiyetsiz siyasetçilerin herkesi kendileri gibi ahmak sanmaları tam bir çarpıklıktır. Onlar boş boş dolaşadursun, MHP 18 Şubat 2022 tarihinden bugüne kadar 493 ilçemizi heyetler halinde ziyaret etmiştir. Cumhur İttifakı Türkiye’nin her noktasında milletiyle oturup kalkıyor.
ÇIKARSINLAR ADAYI, GÖRSÜNLER HANYA’YI KONYA’YI
Gittiğimiz her yerde gördüğümüz açık gerçek şudur: 2023’te Cumhur İttifakı açık ara farkla sandıktan başarıyla çıkacaktır. Zillet ittifakının şapkadan çıkaracağı aday kim olursa olsun, cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yüzde 50’yi fersah fersah aşan bir oy çokluğuyla yeniden cumhurbaşkanı seçilecektir. Zillet ittifakının nasıl bir adayı vardır ki yıpranmasın diye açıklamaktan imtina ediliyor? Bu korkakça yaklaşımın ardında acaba bilinçli ve taktik bir geciktirme mi söz konusudur yoksa 6+1 masaya hakim olduğu anlaşılan demir bir çatlak mı etkilidir? Çıkarsınlar adayı, görsünler Hanya’yı Konya’yı.
Kasımda seçim olabilir diyen Kılıçdaroğlu ya kendini kandırıyor ya da hayal aleminde paraşütsüz uçuş dersi alıyor. Bizim tavsiyemiz en yakın kliniğe müracaat etmesi ve tedavi altına alınmasıdır. Yüksek beklentilerinin gerçekleşmemesi durumunda yaşanacak ileri düzeyde hayal kırıklıkları Kılıçdaroğlu’nu elinden oyuncağı alınmış çocuğa dönüştürecek, mız mızlanması da hiçbir işe yaramayacaktır.
Çağrımız Türk tarihinin çağrısıdır, kutlu ceddimizin çağrısıdır, cumhurun çağrısıdır, çiftçimizin, emeklimizin, esnafımızın, memurumuzun, işçimizin, yetimlerimizin, şehit analarımızın, şehit yavrularımızın, tüm mazlumların çağrısıdır. Çağrımız al bayrak altında toplanıp istikbale el ele yürüyüş çağrısıdır.
HAYAT PAHALILIĞI ÇIĞA DÖNÜŞMÜŞTÜR
Milli ve manevi değerlerle bezenmiş yeni bir finansal mimariye acil ihtiyaç olduğu tartışmasızdır. Ahlaki olmayan piyasa uygulamalarını köklü şekilde sorgulamadan, ekonomik özgürlük ve ekonomik eşitlik, adalet kapsamında A’dan Z’ye revize etmeden varılacak yer yine ekonomik krizdir. Neo-liberal stratejiler kalıcı iyileştirmeleri sağlamaktan aciz olduğu gibi milletler ve medeniyetler arasındaki fay hatlarını da farklı cephelerden derinleştirmektedir. Başımıza gelecekleri uzaktan izleyerek beklemek akıl kârı olamayacaktır. Bulmaca içinde bulmacalar çözülmedikten sonra atılan veya atılacak her adım boşluğa düşecektir. Yatırımların hedefine kaynak verimliliği, yenilenebilir enerji, temiz teknoloji, yeşile saygı, iklim uyumu ve ekosistemin zenginleşmesi yer almalıdır. Aynı anda hem milli duruş gösterip hem de evrensel gelişmelerin seyrini analiz etmemiz gerekmektedir.
ADAM GİBİ KONUŞUN DA MÜTEŞEKKİR OLALIM
Rusya-Ukrayna savaşının neticesinde rekor kıran gıda ve enerji fiyatları küresel enflasyonu zirveye çıkarmıştır. Hayat pahalılığı kar topu gibi birike birike çığa dönüşmüş ve insanlığın üzerine yuvarlanmıştır. Geldiğimiz aşamada savaşın sonuçları tüm dünyada hissedilmektedir. Mısır, bu olumsuz gelişmelerden en çok mağdur olan ülkelerin başında gelmektedir.
TÜSİAD başkanı işi gücü bırakıp İsveç ve Finlandiya’nın yanında saf tutmuş. Neymiş? Geleneksel politikalara dönmeliymişiz. Üstelik fakirleşerek büyüyormuşuz. TÜSİAD’ın menşei ülke neresidir? Bir kez olsun milli olsun. Haydi destek vermiyorsunuz, güç ve çıkar odaklarına boyun eğdiniz, bari objektif, dürüst, adam gibi konuşun da biz de size müteşekkir olalım.
NETFLIX TEPKİSİ: HADDİNİ AŞMIŞTIR
Netflix’te küfür ve en seviyesiz esprilerin yer aldığı sözde komedyenlerin yer aldığı diziler artık haddini aşmıştır. Aile hayatı son sığınaktır. Bunun yamalanması için planlı bir propaganda devrededir. Küfür etmenin neresine güleceğiz. Kadını metalaştıran ucube dizi sahnelerinin neresini takdir edeceğiz. Bir yanda magazin programlarıyla gözümüzün içine sokulan bohem ve aşağılık hayatlar varken diğer yandan bu hayatları yaşayanların özgürlükçü ve hümanist pozlar vermesi çelişkidir ve alçakça bir kumpastır. Gününü gün eden ve kursaklarını dolduranlar, gevşek gevşek konuşup har vurup harman savuranların, tatlı su solcularının, meyhane devrimcilerinin, ‘Bu fiyat artışları ne olacak’ diye sorduktan sonra yatlarla dolaşan üç kağıtçı demokratların bize anlatacak hiçbir şeyi olamaz. Değersizliğin kuyusuna düşenler ile yol yürünemez. Sözde gazeteci ve kiralık kalemlerin televizyon ve gazete köşelerinde ‘zilelt ittifakı’nın muhtemele adayını tartıştıkları kadar asıl olarak ahlaktaki çözülmeyi tartışmaları gerekmiyor mu?