Mersin’den İstanbul’a cebinde sadece 9 lirayla gelen ve ev kiralayacak parası olmadığı için Fatih Camisi’nin bahçesindeki banklarda kızıyla sabahlayan, evlerde, otellerde aşçılık yapan Gül Gürsel Altınöz, Fatih’te açtığı kahke imalathanesini 10 yıldır başarıyla işletiyor.
Mersin’de tekstil işi yapan varlıklı bir ailenin kızı olarak 1959 yılında dünyaya gelen Altınöz, genç yaşında bir iş adamıyla dünya evine girdi.
Altınöz’ün eşi ve babası, o dönem yaşanan ekonomik krizden olumsuz etkilendi. Altınöz, anne babasını kaybettikten sonra eşinden de boşandı ve 16 yaşındaki kızını da yanına alarak 2002 yılında İstanbul’a geldi. Cebinde 9 milyon lirayla (TL’den 6 sıfır atılmadan önce) geldiği İstanbul’da ev kiralayacak parası bile olmayan Altınöz, kızıyla Fatih Camisi’nin bahçesindeki banklarda, internet kafelerde sabahladı.
Evlerde ve otellerde aşçılık yaparak kendisi ve kızının karnını doyuran Altınöz, Fatih’te küçük bir ev kiraladı. Kızının üniversiteyi kazanmasının ardından masrafları artan ve bu nedenle Fatih’teki bir kahke (bir çeşit yöresel kurabiye) imalathanesinde çalışmaya başlayan Altınöz, azmi ve başarısı sayesinde kısa süre sonra çalıştığı iş yerinin yüzde 50 ortağı oldu.
Kendi işini kurmayı kafasına koyan Altınöz, 10 yıl önce Fatih Hırka-i Şerif Mahallesi’nde kendi kahke imalathanesini açtı. Başarılı çalışmasının ardından aynı mahallede ikinci iş yerini de açan ancak bir süre sonra birini kapatmak zorunda kalan Altınöz, halen imalathane ve satış yaptığı iş yerinde faaliyetini sürdürüyor.
“Mevla’ya sığındım, yardım etmesini ve doğru yolu göstermesini istedim”
AA muhabirine başarı hikayesini anlatan Altınöz, 15 yıl önce cesur bir kararla kızıyla İstanbul’a geldiklerini, cebinde 9 lira olduğunu ve zorlu hayat hikayelerinin o gün başladığını söyledi.
İstanbul’a her yeni gelen insanda olduğu gibi kendisinin de korku taşıdığını aktaran Altınöz, “Mevla’ya sığındım, yardım etmesini ve doğru yolu göstermesini istedim. Alim isterseniz alimle, zalim isterseniz zalimle karşılaşırmışsınız. Biz iyi insanlarla karşılaştık çok şükür.” dedi.
İstanbul’da çok zorluklar çektiğini ve bedeller ödediğini anlatan Altınöz, şöyle devam etti:
“Her şeye rağmen bir hedef belirledim kendime. Yemeğe ve pastaya karşı büyük bir zaafım vardı ama bugüne kadar hiç çalışmamıştım. Bir lokantada bulaşıkçılık yapmaya başladım. Bana ‘Sen aşçılıktan da anlıyorsun, bize yemekte yardım et’ dediler. Lokantada aşçılığın yanı sıra evlerde, otellerde de aşçılık yaptım. Fatih’te kahke imalathanesi ve satışı yapan bir iş yerine girdim. Başarılı çalışmam sayesinde kısa sürede yüzde 50 ortak oldum. Kahkenin hikayesi doğru yol anlamına gelir. Kendi çapımızda bir imalathane açtım ve büyük sorumluluklar alarak başladım işe. Hem imalat hem de satış yapmaya başladım. İkinci dükkanı açtım ama ekonomik nedenlerden dolayı 2014’te bu iş yerini kapatmak zorunda kaldım. Şu anda tek imalathaneyle işe devam ediyorum.”
“Başardım demek istemiyorum”
“Başardım demek istemiyorum” diyen Altınöz, geldiği noktanın kendisini tatmin etmediğini, daha başarılı işlere imza atmak için aralıksız çalıştığını anlattı.
Gül Gürsel Altınöz, tüm kadınların iş hayatında cesur olması, girişimci ruhuyla hareket etmesi gerektiğini ifade ederek, bu şekilde akıllı yatırımla kadınların mutlaka başarıya ulaşacaklarını sözlerine ekledi.