“Riskliydi ama resimlerin orijinaline yakın renkleri yakaladık”
Balcı, yaptıkları çalışmalarda yüzlerce çamur darbesi olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Seramikleri ‘sucuk’ ya da ‘fitil’ olarak bilinen ve Neolitik Çağ’dan bu yana uygulanan bir teknikle oluşturduk. Normalde vazo, çanak gibi daha büyük objelerde uygulanıyor. Bizim eserlerimizdeki çizgilerin yaklaşık 10 katı büyüklüğünde çalışıp üç boyutlu formlar üretiyorlar. Böyle panolarda bu tekniğin kullanılması çok mümkün değil, zaten yapılan bir şey de değil. Resim sanatında tabloyu yapıp hemen sonucu görebiliyorsunuz ama seramikte durum böyle değil. Seramikte gri renkli ‘sır’ dediğimiz malzeme fırından masmavi ya da kıpkırmızı çıkabiliyor. Denemeler yapsak bile nihai işlem istediğimiz gibi olmayabiliyor. O yüzden renk konusunda alanımız çok geniş değil. Bu bakımdan riskliydi ama çok şükür resimlerin orijinaline yakın renkleri yakaladık.”
Seramik yaparken Türkiye’deki toprakları kullandığını vurgulayan Balcı, “Van Gogh resimlerinde duygu derinliği ve naifliğin, -dili farklı da olsa olsa- bizim sanatımızda da olduğunu düşünüyorum. Belki de bu yüzden seramiğe uygularken eserlerini içselleştirmemiz zor olmadı, sonuç olarak da çalışmalar umduğumdan başarılı çıktı.” şeklinde konuştu.
Yaklaşık 60 seramik işi sergileniyor
Grubun eserleri, Lale Festivali kapsamında hazırlanan “Vuslat: Cemre ve Lale” isimli karma sergide sanatseverlerle buluşuyor.
Hüsn-i hat, tezhip, minyatür, kat’ı, ebru, bilimsel bitki çizimi ve ahşap oyma gibi 11 branştan eserlerin yer aldığı sergide 60’a yakın seramik eser bulunuyor.
Sergide, portresinden çalışılmış bir Van Gogh heykeli ve hazırlık sürecinin gösterildiği kısa video da ziyaretçilerin izlenimine sunuluyor.
Sergi, 20 Nisan’a kadar Taksim Cumhuriyet Sanat Galerisinde ziyaret edilebilecek.
Sanatçının “Otoportre”, “Ayçiçekleri”, “Arles’teki Yatak Odası” ve “Yıldızlı Gece” gibi çok bilinen 15 resmi, yaklaşık 5 ay süren bir çalışmayla yeni bir şekle büründü.
İSMEK’te seramik eğitimi veren Şeyma Balcı yaptığı açıklamada, üniversite eğitimini seramik üzerine tamamladığını, daha sonra da aynı bölümde yüksek lisans yaptığını söyledi.
Balcı, yaklaşık 5 yıldır kendi atölyesinde de çalışmalar yaptığını ve öğrenci yetiştirdiğini belirterek, “Bundan 3-4 sene öncesine kadar, şimdi olduğu gibi seramiği merak eden ya da öğrenen yoktu. Seramikle ilgilendiğimi söylediğimde ne olduğunu anlamıyorlardı. Son yıllarda insanların seramiğe merak salması, atölyelerin ve sergilerin artmasıyla biraz daha bilindi. Gidişattan memnunuz ama yeterli değil. Biz vazgeçmiyoruz, seramiğin daha da fazla bilinir olması için çalışmalara devam edeceğiz.” diye konuştu.
“Riskliydi ama resimlerin orijinaline yakın renkleri yakaladık”
Balcı, yaptıkları çalışmalarda yüzlerce çamur darbesi olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Seramikleri ‘sucuk’ ya da ‘fitil’ olarak bilinen ve Neolitik Çağ’dan bu yana uygulanan bir teknikle oluşturduk. Normalde vazo, çanak gibi daha büyük objelerde uygulanıyor. Bizim eserlerimizdeki çizgilerin yaklaşık 10 katı büyüklüğünde çalışıp üç boyutlu formlar üretiyorlar. Böyle panolarda bu tekniğin kullanılması çok mümkün değil, zaten yapılan bir şey de değil. Resim sanatında tabloyu yapıp hemen sonucu görebiliyorsunuz ama seramikte durum böyle değil. Seramikte gri renkli ‘sır’ dediğimiz malzeme fırından masmavi ya da kıpkırmızı çıkabiliyor. Denemeler yapsak bile nihai işlem istediğimiz gibi olmayabiliyor. O yüzden renk konusunda alanımız çok geniş değil. Bu bakımdan riskliydi ama çok şükür resimlerin orijinaline yakın renkleri yakaladık.”
Seramik yaparken Türkiye’deki toprakları kullandığını vurgulayan Balcı, “Van Gogh resimlerinde duygu derinliği ve naifliğin, -dili farklı da olsa olsa- bizim sanatımızda da olduğunu düşünüyorum. Belki de bu yüzden seramiğe uygularken eserlerini içselleştirmemiz zor olmadı, sonuç olarak da çalışmalar umduğumdan başarılı çıktı.” şeklinde konuştu.
Yaklaşık 60 seramik işi sergileniyor
Grubun eserleri, Lale Festivali kapsamında hazırlanan “Vuslat: Cemre ve Lale” isimli karma sergide sanatseverlerle buluşuyor.
Hüsn-i hat, tezhip, minyatür, kat’ı, ebru, bilimsel bitki çizimi ve ahşap oyma gibi 11 branştan eserlerin yer aldığı sergide 60’a yakın seramik eser bulunuyor.
Sergide, portresinden çalışılmış bir Van Gogh heykeli ve hazırlık sürecinin gösterildiği kısa video da ziyaretçilerin izlenimine sunuluyor.
Sergi, 20 Nisan’a kadar Taksim Cumhuriyet Sanat Galerisinde ziyaret edilebilecek.
Hollandalı ressam Vincent Willem van Gogh‘un eserleri, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitim Kursları (İSMEK) Fındıkzade Türk İslam Sanatları Merkezi hoca ve öğrencileri tarafından seramiğe uygulandı.
Sanatçının “Otoportre”, “Ayçiçekleri”, “Arles’teki Yatak Odası” ve “Yıldızlı Gece” gibi çok bilinen 15 resmi, yaklaşık 5 ay süren bir çalışmayla yeni bir şekle büründü.
İSMEK’te seramik eğitimi veren Şeyma Balcı yaptığı açıklamada, üniversite eğitimini seramik üzerine tamamladığını, daha sonra da aynı bölümde yüksek lisans yaptığını söyledi.
Balcı, yaklaşık 5 yıldır kendi atölyesinde de çalışmalar yaptığını ve öğrenci yetiştirdiğini belirterek, “Bundan 3-4 sene öncesine kadar, şimdi olduğu gibi seramiği merak eden ya da öğrenen yoktu. Seramikle ilgilendiğimi söylediğimde ne olduğunu anlamıyorlardı. Son yıllarda insanların seramiğe merak salması, atölyelerin ve sergilerin artmasıyla biraz daha bilindi. Gidişattan memnunuz ama yeterli değil. Biz vazgeçmiyoruz, seramiğin daha da fazla bilinir olması için çalışmalara devam edeceğiz.” diye konuştu.
“Riskliydi ama resimlerin orijinaline yakın renkleri yakaladık”
Balcı, yaptıkları çalışmalarda yüzlerce çamur darbesi olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Seramikleri ‘sucuk’ ya da ‘fitil’ olarak bilinen ve Neolitik Çağ’dan bu yana uygulanan bir teknikle oluşturduk. Normalde vazo, çanak gibi daha büyük objelerde uygulanıyor. Bizim eserlerimizdeki çizgilerin yaklaşık 10 katı büyüklüğünde çalışıp üç boyutlu formlar üretiyorlar. Böyle panolarda bu tekniğin kullanılması çok mümkün değil, zaten yapılan bir şey de değil. Resim sanatında tabloyu yapıp hemen sonucu görebiliyorsunuz ama seramikte durum böyle değil. Seramikte gri renkli ‘sır’ dediğimiz malzeme fırından masmavi ya da kıpkırmızı çıkabiliyor. Denemeler yapsak bile nihai işlem istediğimiz gibi olmayabiliyor. O yüzden renk konusunda alanımız çok geniş değil. Bu bakımdan riskliydi ama çok şükür resimlerin orijinaline yakın renkleri yakaladık.”
Seramik yaparken Türkiye’deki toprakları kullandığını vurgulayan Balcı, “Van Gogh resimlerinde duygu derinliği ve naifliğin, -dili farklı da olsa olsa- bizim sanatımızda da olduğunu düşünüyorum. Belki de bu yüzden seramiğe uygularken eserlerini içselleştirmemiz zor olmadı, sonuç olarak da çalışmalar umduğumdan başarılı çıktı.” şeklinde konuştu.
Yaklaşık 60 seramik işi sergileniyor
Grubun eserleri, Lale Festivali kapsamında hazırlanan “Vuslat: Cemre ve Lale” isimli karma sergide sanatseverlerle buluşuyor.
Hüsn-i hat, tezhip, minyatür, kat’ı, ebru, bilimsel bitki çizimi ve ahşap oyma gibi 11 branştan eserlerin yer aldığı sergide 60’a yakın seramik eser bulunuyor.
Sergide, portresinden çalışılmış bir Van Gogh heykeli ve hazırlık sürecinin gösterildiği kısa video da ziyaretçilerin izlenimine sunuluyor.
Sergi, 20 Nisan’a kadar Taksim Cumhuriyet Sanat Galerisinde ziyaret edilebilecek.
