Uzun süredir radyo üzerine bir çok çalışma gerçekleştiriyoruz, radyonun vizyon değerini yükseltmek ve sektörün daha ileri gitmesini sağlamak amacıyla projeler üretiyoruz ve hayata geçmesi için çalışmalar yapıyoruz.
Radyo üzerine yapılan çalışmalarda şikâyet olarak algılanmasın ama en az desteği de radyocu meslektaşlarımızdan görüyoruz. Çünkü artık bu sektöre uzun yıllardır emek veren değerli arkadaşlarımızın hiçbir umudunun kalmadığını hatta birçoğunun emeklilik için gün saydığını da söylemek gerekiyor. Sektörde herkesin üzerinde bir ölü toprağı var, kimsenin enerjisi kalmamış ve hiç kimse kendini var eden sektöre destek olmak için çıkarsız parmağını bile kıpırdatmıyor.
Herkes için aynı şeyi söylemek doğru olmaz ama açık konuşmak gerekirse yüzde doksan bu şekilde.
“Radyocular kampüste” ismiyle yaklaşık 10 üniversiteyi kapsayan bir organizasyon planladık ve Beykoz Belediyesinin desteğiyle birçok radyocu ve sanatçı arkadaşımızın da katılımıyla yurdun farklı bölgelerinde üniversiteli arkadaşlarımızla buluştuk. Kısmet olursa Ekim ayında yaklaşık 20 üniversitelik yeni bir program planlıyoruz. Üniversitelerde özellikle radyo konusunda katılımcılara birçok soru sorduk ve aldığımız cevaplar maalesef radyo adına çok üzücü sonuçları taşıyor.
Üniversitelilerde radyo dinleme alışkanlığı yok 20 kişiden sadece 1’i radyo dinliyor
Araştırmalarda üst sıralarda çıkan birçok radyonun ismi telaffuz dahi edilmiyor.
Gençler uzun yıllardır sektörde olan radyocuların çoğunun ismine bile yabancı.
Radyo dinlemek yerine üniversiteliler daha çok dijital platformları tercih ediyor ve en fazla cep telefonu ile müzik dinleniyor.
Sosyal medya etkin kullanılıyor ve eğlenceli paylaşımlar en fazla tercih sebebi.
Radyonun müzik kutusu olması radyoların bütün büyüsünü bozmuş, radyoyu tercih sebebi ise yine ağırlıklı eğlence programları.
Arabesk müzik üniversiteli gençler için %5 tercih sebebi
Neden Radyo Dinlemiyorsunuz? Sorusuna en fazla verilen cevap internet ortamında istediğimiz müziği dinleyebiliyoruz oluyor!
Radyolar gençlere hitap edecek radyo programcıları yetiştiremiyor.
Sektörde popüler olarak adlandırılan radyoculardan sadece Bay j , Kadir Çöpdemir, gibi isimleri tanıyorlar oda televizyonun etkisiyle…
Anadolu’da ulusal radyoların birçoğu çekmiyor. Ulusal radyolar yıldan yıla yayın ağını azaltıyor.
Radyocu olmak ister misiniz? Sorusuna yüzlerce kişilik salonda bazen bir kişi bile bulamıyoruz. Üniversitelilerin kariyer planlarında radyo yok. Radyoculuk cazip bir meslek olarak görülmüyor.
Üniversite klüp başkanlarına yaptırdığımız “hangi radyocuları üniversitenizde görmek istersiniz” anketine aldığımız cevaplar daha vahim “dizi oyuncuları,şarkıcılar ve televizyon programcıları olursa daha iyi olur”
Radyonun ve radyocunun vizyon değerini yükseltmek için bizler hiçbir çıkar gözetmeden çalışıyoruz ama tek bir ricamız var yardımcı olmayan arkadaşlar bari engel olmaya çalışmazlarsa bizler içimizde ki radyo aşkıyla elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.
Bu arada üniversite etkinlik turlarımızın etkisinden de bahsedeyim, radyo dinlemeye teşvik ettiğimiz gençlerden olumlu geri dönüşler alıyoruz, üniversite radyolarına elimizden geldiğince destek oluyoruz ve daha fazla arkadaşımızı sektöre kazandırmaya çalışıyoruz, etkinliğe katılan radyocu arkadaşlarımızın enerjisi gençlerin radyoya daha sempatiyle bakmasını sağlıyor. Üniversitelerde hocalarımızın desteğiyle, “radyonun toplumsal etkisini” doğru şekilde kullanıldığında ne kadar önemli bir mecra olduğunu öğrencilere aşılamaya çalışıyoruz.
Ve bir kez daha…
Beykoz Belediye Başkanı Sayın Yücel Çelikbilek onun radyoya desteğini hiç unutmayacağız.
Üniversite Medya Birliği’ne ve Atakan Şenez’e çok emek verdi, iyi ki varsın.
Bizleri yalnız bırakmayan radyocu ve sanatçı dostlarımıza sonsuz teşekkürler
Yazan: Erkut Aktaş