Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Eskişehir’de iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine, ‘Para Politikası ve Makroekonomik Görünüm’ başlıklı bir sunum yaptı.
Sunumunda Karahan, para politikasındaki kararlı duruşun yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtasıyla aylık enflasyonun ana eğilimini düşürdüğünü ve dezenflasyon sürecini güçlendirdiğini ifade etti. Ayrıca Karahan, maliye politikasının artan eş güdümünün de bu sürece önemli katkı sağlayacağını belirtti.
‘Sene sonunda enflasyonun yüzde 21’e gerilemesini hedefliyoruz’
İlk aşamada alınan tedbirlerle enflasyonun daha yüksek seviyelere çıkmasının engellendiğini belirten Karahan, “Haziran 2024’ten itibaren dezenflasyonu tesis ettik. Sene sonunda enflasyonun yüzde 21’e gerilemesini hedefliyoruz. Risk primindeki gerilemeyle yurt dışı faiz yükü yıllık 7 milyar dolar azaldı” şeklinde konuştu.
Karahan, aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar ‘sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceğini’ bildirdi.
‘Dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak politika uygulanacak’
Karahan, bu doğrultuda, politika faizinin seviyesinin enflasyon gerçekleşmeleri ve beklentileri göz önünde bulundurularak öngörülen dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde belirleneceğini dile getirerek şöyle devam etti:
“Kurul, kararlarını enflasyon görünümü odaklı, ihtiyatlı ve toplantı bazlı bir yaklaşımla alacaktır. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır.”
‘Talepte dengelenme, fiyatlama davranışlarında normalleşme ve beklentilerde iyileşme’
TCMB olarak reel sektörle güçlü bir iletişimlerinin olduğunu, 2013 yılından bu yana yurt genelinde düzenli aralıklarla farklı sektör ve ölçeklerden firmalarla yüz yüze görüşmeler gerçekleştirildiğini ifade etti.
TCMB Başkanı Karahan, firma görüşmelerinden elde edilen nitelikli ve zamanlı bilgilerin karar alma süreçlerinde kullanıldığını belirterek, “Konjonktürel gelişmelerin yanı sıra yapısal sorunlar hakkında bilgi edinilmekte, iletilen beklenti ve öneriler ilgili kamu kurumlarıyla paylaşılmaktadır” dedi.
Fiyat istikrarının sürdürülebilir büyüme, alım gücü ve verimlilik için önemli olduğuna işaret eden Karahan, toplumsal refaha en büyük katkıyı, fiyat istikrarını sağlayarak sunacaklarını söyledi. Karahan, “Fiyat istikrarı, yatırım ve üretim ortamını iyileştirir” ifadesini kullandı.
Karahan, enflasyonun, talepte dengelenme, fiyatlama davranışlarında normalleşme ve beklentilerde iyileşmeyle düşeceğini dile getirdi.
Dezenflasyon sürecinin devam ettiğini belirten Karahan, mal enflasyonunun düşük seyrettiğini, hizmet enflasyonundaki düşüşün ise daha kademeli gerçekleştiğini söyledi.
Talepteki dengelenme, enflasyondaki düşüşe katkı veriyor
Fatih Karahan, talepteki dengelenmenin enflasyondaki düşüşe katkı verdiğini ifade etti. Sanayi tarafında firmaların fiyatlama davranışlarının iyileştiğini dile getiren Karahan, tüketici ve firmaların enflasyon beklentilerinin de gerileme eğilimine girdiğini vurguladı.
Karahan, Mayıs 2023-Ocak 2025 döneminden bu yana rezervlerin 115 milyar dolar arttığını, rezervlerdeki iyileşmenin yurt içi kaynaklı olduğunu söyledi.
Cari açıktaki düşüşün dış finansman ihtiyacını Mayıs 2023 ile Kasım 2024 dönemleri arasında 48 milyar dolar azalttığını, 2023 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 5 olan cari açığın GSYH’ye oranının 2024’ün üçüncü çeyreğinde yüzde 0.7‘ye gerilediğini belirten Karahan, sermaye girişlerinin yeniden başladığını dile getirdi.
‘Döviz kuru hedefimiz yok’
Karahan, döviz kurunun seviyesine dair herhangi bir hedeflerinin olmadığını vurgulayarak, “Döviz arzı artıyor, döviz talebi azalıyor” dedi.
Kur Korumalı Mevduatta (KKM) azalış devam ederken, TL talebinin güçlü seyrettiğini söyleyen Karahan, “Ağustos 2023 ile Ocak 2025 dönemleri arasında KKM bakiyesinde 111 milyar dolarlık azalış olurken, TL mevduatının payı yüzde 31.6’dan yüzde 593’e çıktı” ifadesini kullandı.
Ayrıca Karahan, Türkiye’nin ihracatı artarken ithalatının azaldığını belirterek, Mayıs 2023 ile Aralık 2024 dönemleri arasında ihracatın 7.7 milyar dolar arttığını, ithalatın 32 milyar dolar azaldığını bildirdi.
‘Avrupa’nın mal ithalatı zayıf seyretmektedir’
Küresel ticaretin kademeli olarak toparlansa da zayıf seyrettiğini belirten Karahan, “Avrupa’nın mal ithalatı zayıf seyretmektedir. Avrupa’nın mal ithalatı yavaşlarken, Avrupa’daki pazar payımız artmaktadır” diye konuştu.
Sanayi üretiminde 2022 yılından bu yana yataya yakın seyir gözlendiğini dile getiren Karahan, reel sektöre sağlanan desteklerin devam ettiğini söyledi. Karahan, reeskont kredisi kullanımının başta KOBİ’ler olmak üzere genele yayılarak arttığını kaydetti.