İsrail’in Lübnan saldırıları gece boyu devam ederken, Orta Doğu krizinin diplomatik boyutunda yeni bir gelişme yaşandı.
BM’nin 2006 yılında kabul ettiği 1701 sayılı Kararı, İsrail sınırında barışın sağlanması amacıyla, Güney Lübnan sınır bölgesinin Lübnan devletine ait olanlar dışındaki tüm silah ve askerlerden arındırılmasını öngören kararı, kriz yaratma devam ediyor.
Lübnan Başbakanı Mikati, Tahran’ın BM Kararı 1701 konusunda müzakere teklif etmesinin ardından İran’ın Lübnan meselelerine müdahalesini reddetti.
Başbakan Necip Mikati, yaptığı son açıklamasında, “Lübnan’ın işlerine açıkça müdahale eden ve Lübnan üzerinde reddedilen bir vesayet kurma girişimi olan bu tutumdan şaşkınız” demişti.
Mikati, BM’nin 1701 sayılı kararının uygulanması için müzakere etmenin Lübnan devletinin işi olduğunu sözlerine ekledi.
BM’NİN 1701 SAYILI KARARI NE DİYOR?
1701 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı, 2006 Lübnan Savaşı’nı sona erdirmek amacıyla 11 Ağustos 2006’da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nce alınmış karardır. Karar, 15 üyenin hepsinin kabul oyu vermesiyle alınmıştır. Kararı 12 Ağustos’ta Lübnan ve Hizbullah, 13 Ağustos’ta ise İsrail kabul etmiştir. 14 Ağustos 8:00’da (yerel saat) ateşkes başlamıştır.
Kararın önemli noktaları şöyle:
Çatışmalara son verilmesi
Güney Lübnan’a Lübnan ve UNIFIL askerlerinin konuşlanmasına paralel olarak Israil’in Lübnan’da işgal ettiği bölgelerden çekilmesi
Hizbullah’ın silahsızlandırılması
Lübnan’ın, Lübnan hükûmeti tarafından tamamen kontrol edilmesi
Litani Nehrinin güneyinde Hizbullah dahil paramiliter nitelikle hiçbir bir gücün bulunmaması
İRAN TOPUN AĞZINDA
Öte yandan Orta Doğu çok taraflı bir savaşın içine sürüklenirken, İran’ın 2 Ekim’de İsrail’e yönelik füze saldırısının karşılığının yakın bir zamanda verileceği öğrenildi. ABD’li yetkililerin, 5 Kasım’da yapılacak Amerikan başkanlık seçimlerinden önce İsrail’in İran’a saldırı düzenlemesini bekledikleri açıklanmıştı.