İstanbul’un Şişli ilçesinde otomobilinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Avukat Serdar Öktem cinayeti ile ilgili yürütülen soruşturmada dikkat çekici yeni ayrıntılar ortaya çıktı. 13 şüphelinin gözaltında olduğu olayda, saldırı talimatının yurt dışından verildiği öğrenildi. Cinayetin, iki hasım suç örgütü arasındaki hesaplaşmadan kaynaklandığı değerlendiriliyor.
Cinayet Günü Neler Yaşandı?
Edinilen bilgilere göre olay, dün akşam saatlerinde 15 Temmuz Şehitler Köprüsü sapağında meydana geldi. Zincirlikuyu’dan Beşiktaş yönüne ilerleyen otomobile uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Saldırıda ağır yaralanan avukat Serdar Öktem, kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi.
13 Şüpheli Gözaltında
Cinayetin ardından İstanbul Emniyeti’ne bağlı İstihbarat ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri geniş çaplı bir operasyon başlattı. İlk etapta 6 şüpheli yakalanırken, devam eden çalışmalarda olaya karıştığı tespit edilen 7 kişi daha gözaltına alındı. Aralarında iki reşit olmayan zanlının da bulunduğu toplam 13 şüphelinin sorguları sürüyor.
Saldırı Talimatı Yurt Dışından
Yürütülen soruşturmada, saldırı emrinin yurt dışında firari durumdaki çete elebaşları tarafından verildiği tespit edildi. Bu talimatın Türkiye’deki S.Ö. adlı çete mensubuna iletildiği, S.Ö.’nün saldırı planını oluşturup eylem ekibine aktardığı belirlendi. Zanlının eylem hazırlığından infaz anına kadar tüm süreçte aktif rol aldığı ortaya çıktı.
Arnavutköy’de Yakalandılar
Emniyet güçleri, saldırganların kimliğini belirlemek için bölgedeki güvenlik kameralarını inceledi. Faillerden birinin olaydan önce bölgedeki bir işyerinden alışveriş yaptığı tespit edilince ekipler iz sürerek saldırıyı gerçekleştiren 5 kişi ile kaçış aracının sürücüsünü Arnavutköy’de yakaladı.
Avukat Serdar Öktem’in Geçmişi Dikkat Çekti
Cinayetle ilgili soruşturma derinleşirken, öldürülen avukat Serdar Öktem’in bir dönem “Şirinler Çetesi” olarak bilinen suç örgütünün lideri S.Ş.’nin avukatlığını yaptığı ortaya çıktı. Öktem’in daha sonra “Casperler” olarak anılan grupla da bağlantılı olduğu öne sürüldü. Bu nedenle cinayetin, iki çıkar amaçlı suç örgütü arasındaki çatışmadan kaynaklandığı değerlendiriliyor.