Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
TÜBA ve TÜBİTAK’ın kıymetli mensupları, değerli bilim insanları, misafirler, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.
Cumhurbaşkanlığı külliyemize milletin evine hoş geldiniz. Tören vesilesi ile sizlerle olmaktan memnuniyet duyuyorum. Bilim erbaplarımıza başarılar diliyorum. Her birine sevgilerimi iletiyorum. Bu ödüller ile 57 bilim insanına ödüllerini tevdi ediyoruz.
7 ESER ÖDÜLE LAYIK GÖRÜLDÜ
Toplam 7 eser ödüle layık görüldü. 20 farklı üniversitede 25 genç insanımıza bu ödüllerini takdim ediyoruz. 2021’den bu yana TÜBA ödülü kazanan genç bilim insanı sayımız 669’a yükselecek.
Bugüne kadar 947 bilim insanımız uluslararası bilim alanında TÜBA ödüllerini kazanmış oluyor. 15 farklı üniversiteden 21 bilim insanına TÜBİTAK bilim ödülünü takdim ediyoruz. Bilim insanlarımızı milletim adına canı gönülden tebrik ediyorum.
Takdir edilmeyen her bir çalışma asli değerinden bir şey kaybetmese de geniş kitlelere ulaşmada istenilen etkiyi oluşturamıyor. Teşvik, dönüm noktalarında yapılan cesaretlendirmede ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Pek çok fikir destek bulmadığı için tarihin tozlu raflarına kaldırılmıştır. Tarih yarım kalmış çalışmalar mezarlığıdır.
Bilim insanlarımız hak ettikleri desteği ve değeri bulamadı. Bilimsel birikim açısından dünyada istisnai bir noktada olsak da bunun kurumsallaşması açısından geç kalmış bir konumdayız.
Örneğin Avrupa’da bilim akademilerinin önemli bir kısmı 7. yüzyılda kurulmuştur. 18. yüzyıla kadar Avrupa uygarlığını etkileyen ve besleyen Doğu medeniyeti, Türk İslam dünyasında yetişen bilim adamları olmuştur. Fakat sürecin devam ettirilememesi gerilemeyi beraberinde getirdi. Tabii ülkemiz içinden yapılan sabotajları da buna eklememiz gerekiyor.
Bu zihniyet bizim dönemimizde de karşımıza çıkmıştır.
Türkiye’nin ilk elektrikli otomobil projesinden savaş uçağımız Kaan’a ve ilk insanlı uzay misyonumuza kadar her alanda bu zihniyetle karşılaştık.
Ülkemiz içindeki sabotajlar ile savunma sanayimizin hamlelerinin emekleme aşamasında nasıl boğulduğu hepimizin malumu. Bu zihniyet bizim dönemimizde de sıkça karşımıza çıktı. TOGG projemiziden 5. nesil savaş uçağımız KAAN’a, İHA’lara kadar her alanda bu zihniyet ile karşılaştık.
Togg’a fabrikası yok dediler, KAAN’ı kalorifer peteğine benzettiler. İHA ve SİHA’ların başarılarında sinir nöbeti geçirdiler. Başarıyı takdir etmek, desteklemek yerine bir kulp takıp engellemeye çalıştılar.
KUANTUM BİLGİSAYARLAR YALNIZCA 15 ÜLKEDE BULUNUYOR
Aynı bağnazlığa Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarının açılışında tanıklık ettik. Oysa ki kuantum bilgisayarlar yalnızca 15 ülkede bulunuyor. Biz bu teknolojide attığımız bu adımla Türkiye’yi küresel rekabette çok sağlam bir konuma taşımayı hedefliyoruz.
SÜPER İLETKEN ÇİP ÜRETİM EVİ
Önümüzdeki dönemde kuracağımız süper iletken çip üretim eviyle çok daha yüksek kapasiteli kuantum bilgisayarlara giden yolu da aşacağız.Başkalarına muhtaç bir ülke olmaktan çıkıp kendi kaynaklarımızı, potansiyelimizi en üst seviyede harekete geçirmek istiyoruz.
Tüm coğrafi bölgelerimizde, güçlü, dinamik bir ar-ge ve girişimcilik ekosistemi yarattık. Ar-Ge merkezi sayımızı 1329’a teknopark sayımızı 2’den 104’e yükselttik. Ülkemizin her ilinde toplam deneyap teknoloji atölyesi kurduk. İlk ve ortaöğretim müfredatlarına da bilgi teknolojileri dersleri koyduk. TÜBİTAK ile 32 bin 940 projeye toplam 128 milyar TL tutarında destek sağladık. Teknofest yarışmalarıyla gençlerimizi büyük bir heyecanla icat peşinde koşmaya teşvik ediyoruz.
TÜRKİYE 2. EL FİKİRLERİN ÜRETİLDİĞİ BİR ÜLKE DEĞİL
Türkiye kimsenin müstemlekesi olmadığı gibi ikinci el fikirlerin üretildiği bir ülke de değil. Özgür olmak için özgün olmak. orijinal projeler geliştirmek zorundayız.Başkalarına muhtaç ülke olmaktan çıkıp kendi imkanlarımızı harekete geçirmek istiyoruz. 22 yılda bunun alt yapısını güçlü şekilde oluşturduk. Altyapı eksiklerini gidermek için çalıştık. Üniversite sayısını 76’dan 208’e yükselttik. Sadece belli şehirlerde değil tüm bölgelerimizde güçlü dinamik araştırma geliştirme ve girişimcilik ekosistemi inşa ettik. Sıfır olan tasarım merkezini 331. Teknopark sayısı 2’de 1042e yükseldi. Her ilde 130 dene yap teknoloji atölyesi kurduk. İlk ve orta öğrenim müfredatlarına bilgi teknolojileri dersleri koyduk.
15 bin 951 projemiz devam ediyor. Toplam 128 milyar dolar tutarında projelere destek sağladık. Bilim insanlarına 35 milyar dolarlık destek sağladık. 9.’u düzenlenen teknofeste 50 kategoride 790 binden fazla takım başvurdu.
Çocuklarımızı bilim insanı olma ve girişimcilikte geleceğe hazırlıyoruz. Güçlü Türkiye için emin adımlarla ilerliyoruz. Mevzi başarılarla yetinmek istemiyoruz.
TÜRKİYE TÜRKİYE’DEN DAHA BÜYÜKTÜR
Suriye başta olmak üzere son dönemde bölgemizde yaşanan her hadise hatırlatıyor ki, Türkiye Türkiye’den daha büyüktür. İnsan nasıl kaderinden kaçarak kurtulamazsa Türkiye de mukadderatından kaçamaz. Kendi ülkelerine başkalarının gözünden bakanlar bunu fark edemeyebilir. Türkiye’nin Libya’da, Somali’de ne işi var diyenler bu vizyonu idrak edemeyebilir.
Türkiye’nin başarılarına sevinemeyenleri kendi haset dolu dünyalarında komplo teorileriyle baş başa bırakıyoruz. Milletiyle duygudaşlığını kaybetmiş olanlara ne söylesek boş. Biz onlarla vakit kaybetmeyeceğiz. Biz önümüze bakacağız, hedeflerimize odaklanacağız.