Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı. Ali Koç, Galatasaray Kulübü hakkında dikkat çeken iddialarda bulundu.
Ali Koç’un açıklamaları şu şekilde:
“Son dönemde gündem dinamik, iddialar, iftiralar yoğun.. Biz de uzun süredir basın toplantısı yapmadık, cevabını vermedik.”
“GALATASARAY BEKA SORUNU”
“Bu toplantının öznesi rakibimiz olacak… Rakibimiz son dönemde deli saçması söylemler içerisinde. Birazcık onlara ve ülkemize hatırlatmayı amaçlıyorum. Böyle bir basın toplantısı yaptığım için de üzgünüm. Sportif rekabeti düşürdükleri seviye, mezbahayı aratır seviyede. Yalanlarla kendi camialarını kışkırtıyorlar. Bizim camiamızı tahrik ederek, milyonları kışkırtarak suç işliyor. Buna müdahale edecek federasyon yok. Galatasaray’ın Türk futbolu için beka sorunu olduğunu anlatacağım. Hayali olarak değil.”
“TENHADA AYRI, UMUMİDE AYRI”
“Tenhada ayrı, umumide ayrı davranırlar. Kendilerine yapılmasını istemediklerini, başkalarına çekinmeden yaparlar. Hiç çekinmezler. Ortalığı karıştırıp, bundan da faydalanırlar. Sportif rekabette, transferlerde algı oluşturup, hak, hukuk ve vicdan tanımazlar. Kul hakkı yemekten çekinmezler. Hakemleri ve TFF’nin kurullarını baskı altında tutmak için hayali düşmanlar yaratırlar. Rakiplerini aşağılarlar ve alay ederler. Son Beşiktaş-Galatasaray derbisinde gördüğünüz gibi. Bu kulübün Türk futbolunun bekası için ne büyük derecede tehdit ve sorun olduğunu anlatabileceğimi ümit ediyorum.”
“VAR KAYITLARI, LİGİ BİTİRTMEYİZ”
“Kendi maçlarında lehlerine olan hakem hatalarını örtbas etmek için ortalığı karıştırırlar. “Elimizde VAR kayıtları var. Ligi bitirtmeyiz” derler, istedikleri olmayınca sus pus olurlar. İşler istedikleri gibi gittiğinde, tam tersi bir tavır takınırlar.”
“GERÇEK DIŞI SÖYLEMLER”
“Futbolun marka değeri için mücadele ettiklerini, onlar olmasa Türk takımlarının Avrupa’ya gidemeyeceğini söylerler. Tüm kulüpler için adalet arayışında olduklarını söylerler. Kendi kanallarında “Futbol için adalet” programı yapacaklarını yalanını söylerler. Bir sürü pozisyon yolladık ama program yayınlanmadı. Programı yapamadan kulüp kanalları da kapatıldı. Günü kurtarma refleksiyle, samimiyetsiz, gerçek dışı söylemler… Sadece kendilerini akıllı, herkesi saf görürler.”
“ARALARINDA DANIŞIKLI DÖVÜŞ MÜ VAR?”
“Birinci örnek; TFF ve kurulları, Galatasaray için ne anlam ifade ediyor? Bu durum ligin gidişatına göre mi hareket ediyor? Aralarında danışıklı dövüş mü var? TFF’ye siper oldular. “Türk futbolunun iradeye, liyakatli yönetime ihtiyacı var” dediler. Çok kısa süre sonra TFF’yi istifaya davet ettiler. İki gün önce de TFF’yi hesap vermeye çağırdılar. Hangisi gerçek?”
“AYNI ŞEYİ YAPIYORLAR”
“İkinci örnek; bir maçta kulübümüz hakkını aramak için 19 Mart’taki Alanyaspor maçının devre arasında rahatsızlığımızla ilgili paylaşım yaptık. Kıyameti kopardılar. Sonra aradan on gün geçti, birebir aynısını kendi maçlarında yaptılar. Paylaşımı yapmadan önce aranızdan bir akıllı “Fenerbahçe aynı şeyi yaptı, başkanımızın ağzından çok sert şeyler yazdık. Yaparsak riyakarlık olur” demiyorlar mı?”
“TAKTİKLERİ BASKI KURMAK”
“Üçüncü örnek; bu çarpıcı bir örnek… Bunların bir taktikleri var, insanların üzerine baskı kurmak. Bunun için kamuoyu önüne atmak ve itibar saldırısı. Şöyle derler; “Fenerbahçe ile ilgili şirketlerde çalışıyor. Koç Grubu’nda çalışıyor.” Temel hedef, söz konusu kişiyi kamuoyu önüne atmak. MHK Başkan Vekili Murat Ilgaz için “Fenerbahçeli” dediler. İlk kez MHK Başkanı’na değil, başkan vekilini saldırdılar. Temsilciler Kurulu Üyesi için “Koç Grubu çalışanı” dediler. Kendisi 4 yıl önce emekli olmuştu. MHK Başkanı Lale Orta üzerinden TFF’yi baskı altına almaya çalıştılar. Cesur bir TFF Başkanı olsa “Ne diyorsunuz? Ben Galatasaray kongre üyesiyim” derdi. Hanımefendinin linç edilmesine çanak tuttu. Son olarak Beşiktaşlı yöneticiye Koç Holding çalışanı olduğu için yüklendiler. Bu kul hakkı yemek. TFF Başkanı, Galatasaray Kongre üyesi. Sayın Başkan, NEF ile ortak. Kendi yönetimlerinde bir kişini Koç Holding’de çalışmasına rağmen, Yüksek Divan Kurulu Başkanları Koç Holding’de çalıştı. Bunları söylemeden, pişkince konuşurlar. Hiç aynaya bakmazlar. Galatasaray Yönetimi’nde Koç Holding’de çalışan biri var. O kadar uyanıklar ki, kızın CV’sini internet sitesinde değiştiriyorlar. Çok akıllılar.”
“HERKES SAF, BUNLAR AKILLI”
“Baskı yaparak saldırarak istediklerini elde etmeye alışmışlar. PFDK Başkanı’nı Fenerbahçeli olmakla suçladılar. Ertesi gün Tahkim Kurulu Başkanı’nın oğlunu Galatasaray Kongre Üyesi yaptılar. Aynı şeyi biz yapsak ne olurdu? Bunlara göre herkes saf, bunlar akıllı.”
“YABANCI HAKEM İSTEYİN!”
“Madem TFF Başkanı’ndan memnun değilsiniz, kurullar rezil… Hakemler kötü… O zaman siz de bizim gibi yabancı hakem talebinde bulunun! Mertseniz, dürüstseniz, kendinize güveniyorsanız… Bu sizin en büyük samimiyet testiniz.”
“MİLYONLAR İÇİN SORUNSUNUZ”
“Hakemlerden memnunsunuz! Sadece bizim maçlarda güvenmiyorsunuz! Riyakar oğlu riyakarsınız! Belki de ülke için beka sorunusunuz. Milyonlar için sorunsunuz.”
“AVRUPA’DA GÖRÜYORLAR”
“Yabancı hakem istemezler, Avrupa’da yabancı hakemlerin nasıl maç yönettiğini görüyorlar. Kendilerini, Avrupa’da yere atıyorlar ama onlar “Kalk” diyor. Tabii istemezler.”
“YANLIŞ YÖNLENDİRMEDE ŞAMPİYONLAR LİGİ’NDELER”
“Bunların transfer yapma kültürleri olağanüstü, kimse yanına yaklaşamaz. Pek çok yerel kulüp şikayet eder ama seslerini çıkarmazlar. Oyuncu ayartmada, hülleli transferde, çıkarlarına göre transfer haberi servis etmede, sözleşmelerde işlerine geleni yapmakta, kamuoyunu yanlış yönlendirmede de Şampiyonlar Ligi’ndeler.”
“ALIN SİZE GERÇEK KOALİSYON”
“Bu ülkede bir tek kulüp, kendi dönemimiz için konuşayım “Oyuncumuzu ayarttılar” diyemez. Onlar oyuncuyu ve menajeri ikna ederler, sonra da kulübünü köşeye sıkıştırarak, maddi zara bile uğratırlar. Oğulcan Çağlayan, Taylan Antalyalı.. Levent Mercan da var ama onu alamadılar. Maçlarından önce söz konusu takımların oyuncularıyla ilgili transfer haberleri çıkartırlar. Ya da oynayacakların takımların oyuncularını transfer etmek için teklif yaparlar. Kayserispor’a Mame Thiam için Pendikspor teklif yaptı. Sivasspor’a Sainz için Eyüpspor teklif yaptı. Bu üç İstanbul kulübünün yakın ilişkileri herkesin malumu. Zaten ikisi, aynı ligde oynadı. UEFA kuralları söz konusu bile olamaz. Alın size gerçek koalisyon. Gerçek koalisyon.”
“GÜYA TRANSFER ÇALIMI ATTILAR!”
“BUNLARI TFF’YE SORACAĞIZ”
“Pazar günü bir futbolcularına imaj hakları yüzünden para ödemedikleri çıktı. Bunları TFF’ye soracağız. Ancak kılıfına uydurmakta üstlerine yoktur. Bizden 8-9 milyon Euro isteyen oyuncuları, 3 milyon Euro’ya oynatıyorlar. Herhalde İstanbul’un o yakasında daha fazla oksijen var.”
“MORUTAN LİMİT AÇMADA KULLANILDI MI?”
“Olimpiu Morutan’ı 3 milyon Euro’ya satmışlar. Şahsen ‘Bravo, keşke bizde de böyle sihirbaz olsa’ dedim. İşin öyle olmadığını anladık. 3 milyon Euro’ya satılan oyuncu, belli bir maça çıkarsa o para ödeniyormuş. Kulübü de ilk 11’de oynatmıyor. Acaba 3 milyon Euro, limit açmada kullanıldı mı? Bunu öğreneceğiz”
“TRANSFERDE YANLIŞ BİLGİ VERDİLER”
“Cedric Bakambu’nun Real Betis’e transferinde de yanlış bilgi verdiler. Real Betis’in 5+5 milyon Euro ödeyeceğini öğrendik. Müthiş! İlerleyen günlerde söz konusu kulübün başkanının açıklamalarıyla işin aslını öğrendik.”
“İMKANI, İHTİMALİ YOK!”
“Forma anlaşmalarını 20 milyon Euro olarak gösteriyorlar. İmkanı, ihtimali yok! Olmayacak şeyleri, bonusa koyup, gösterebilirsin. Burada da böyle olmuş.”
“İSPATLAMAK ZORUNDAYIZ”
“İnsanların gözünün içine bakarak doğruları söylemiyorlar. Bu ülkede doğruları ispatlamak durumundayız.”
“BU SUÇ! BİZ BUNU MAHKEMEYE GÖTÜRDÜK”
“Nicolo Zaniolo için bizim teklifimizi ifşa ettiler. Biz de oyuncuya bakıyorduk, menajerlerine yolladığımız teklif ellerine geçmiş ve ifşa ettiler. Bu aslında suç! Onu gösteriyor, kurnaz ya.. Fenerbahçe’nin daha çok verdiğini söylüyor ve oyuncunun, Galatasaray’ı tercih ettiğini söylüyor. Biz de bunu mahkemeye götürdük, haksız rekabetten…. Bilirkişi raporu geldi, bu ülkede dürüst insanlar da var. Raporda Galatasaray’ın teklifinin, Fenerbahçe’nin teklifinden yüksek olduğu yazıyor. Bunlar yargıda da çok güçlüler. Selahattin Baki ve Onur Göçmez’i ifadeye çağırttılar. Orada güçlüler. Amaç rahatsızlık yaratmak.”
“BEYNİ İLE KALBİ ARASINDA ÇELİŞKİ”
“Bunların kültürünün başka bir uzantısı, kendilerinde yetişmiş veya oynamış oyuncuların, başka takımlara gittiklerinde, kendilerine karşı performansı ortadadır. Bir kulüp başkanı “Üç futbolcumuzun beyni ile kalbi arasında çelişki olmuştur” dedi. Bu sözleri Fenerbahçe maçı sonrası bir başkan söylese, malum kulüp tarafından ülkemizde olağanüstü hal ilan ederler. Ümit Karan’ın Eskişehirspor’da forma giyerken, paylaştığı bir anıda söyledi. Galatasaraylı olduğu için gol atmak istemediğini söyledi. Gözlerime inanamadım. Younes Belhanda geçen sezon maçtan önce rakibi olan takımın tribünleriyle üçlü çektirdi.”
“BUNLARIN KALEMŞÖRLERİ VAR”
“Bunların kalemşörleri vardır, olağanüstü durumları normalleştirmede doçent olmuşlardır. Ümit Karan ‘Dürüst’ olduğunu söylüyor. Programı sunan ‘Ben de sokakta Galatasaraylıyım’ diyor.”
“KİMLERLE REKABET EDİYORUZ!”
“Younes Belhanda maçtan önce üçlü çektiriyor. Bu Şampiyonlar Ligi! Biz kimlerle rekabet ediyoruz. Fenerbahçe’den gidenler ise bize karşı kora kor mücadele ediyor. Doğrusu ve olması gereken bu. Aslında iki camia arasındaki kültür farkı bu. Neden başka kulüplerin eski futbolcularıyla ilgili gündeme gelmiyor? Veya transferde olanlar neden başka kulüplerle olmuyor?!”
“KURUMUNA ŞİKAYET EDERLER”
“Basın toplantılarında istenilen soruları sordururlar. İstemedikleri soru geldiğinde, soru soran kişi kurumuna şikayet edilir. Ya da iletişim direktörleri gece yarısı mesaj atar ve tehdit eder. Yakın zamanda iki medya mensubu bunu yaşadı.”
“AÇIN HESAPLARINA BAKIN”
“Açın kulüp resmi ve taraftar hesaplarına bakın, ne kadar senkronize olduklarını ve ne demek istediğimizi anlarsınız.”
“İKİ SEZON DİZİ ÇIKAR”
“Yabancı hakem istememelerinin sebebi aşikardır. Türk futbolunun ne hale geldiğini görmek için Galatasaray – Antalyaspor maçına bakmak, yeterli olacaktır. Sonrasında yaşananlar gayri ahlaki spor kültürünün mükemmel bir örneğidir. O kadar çok örnek verebiliriz ki, iki sezon Netflix dizisi çıkar.”
“TFF, İSTEDİKLERİ HAKEMLERİ ATIYOR”
“TFF, bunların kritik maçlarına hep istedikleri hakemleri atarlar. Bizi maçlarımız basket maçı gibi, dokunduğumuz an faul ve sarı kart. Oyuncularımız son maçta dayak yedi, dövülmeye çalışıldık. Bunlar tekme, tokat dövüyor. Bunlar ağır pozisyonlar. Hepsini gündeme getiremiyoruz, yayıncı kuruluşa para ödemeye gücümüz yetmez. Sahada etkisi var, bir sonraki maça etkisi var, hakemlerin bir sonraki maçına etkisi var. Bunlar başarıları hep bu yöntemlerle elde ediyorlar.”
“BEN BÖYLE BİR ŞEY GÖRMEDİM!”
“Carlos Vinicius… Ben böyle bir şey görmedim. Göz göze, kulak kulağa… Az kalsın dudak dudağa.. Kart yok, hiçbir şey yok. Bizim neredeyse İngilizce bilmeyen futbolcumuz “Aptalca” dedi diye atılıyor, burada hiçbir şey yok. Bakın ayrıca ne güzel atlıyorlar yere. Lucas Torreira nasıl basıyor, olacak iş değil. Haftaya derbide olmaması lazımdı.”
“KART YOK, KART!”
“Wilfired Zaha’ya kart bile çıkmadı, iki bacağına birden… Kart yok, kart!”
AHMET ÇAKAR HATIRLATMASI
“Bunlar geçmişte de kollanıyordu. 97-98 sezonu, Galatasaraylı Ahmet Çakar, Beşiktaş-Galatasaray maçına atanıyor. Penaltı veriyor ama alakası yok. ‘Penaltıyı atarken oyuncu inşallah penaltıyı kaçırır’ diye dua ettiğini söylüyor.”
SARI KART İSTATİSTİKLERİ
“Biz son 4 maçta 59 faul yapıp, 15 sarı kart gördük. Galatasaray son 4 maçta 62 faul yaptı, 4 sarı kart gördü.”
“BU ÇİFTE STANDARDI KİMSEYE ANLATAMAZSINIZ”
“Hakemler şampiyonluk yarışındaki bir takımın en küçük hatasını ararken, diğer takımın kör göze parmak hatalarını görmezden geliyor. Bu çifte standardı kimseye anlatamazsınız.”
ICARDI’NIN PFDK’YE TEDBİRSİZ SEVKİ
“Icardi’nin tedbirsiz olarak sevk edilmesi bile kayrılma örneğidir. Yani kurulu diyorsunki; ‘Cezayı en alt limitten ver.’ TFF’nin bu kulübün ihtiyacı olduğu zamanlarda imdadına yetiştiği ortadadır. 1. Lig maçları kaydırıldı, Süper Lig’de ise o haftanın maçları ertelendi. Bu durum bazılarına avanta sağlar, bazılarına dezavantaj sağlar. Cezalı futbolcular, seyahat süreleri gibi. Bu tesadüf de olabilir bilemiyoru ama sorduğum zaman yeterli cevabı alamadım.”
“TFF VE GALATASARAY ARASINDAKİ İLİŞKİ…”
“Galatasaray ile TFF arasındaki ilişkinin adını koyamadık. TFF’de korundukları, bu kulübün zor anında TFF’nin imdatlarına yetiştiği ortadadır. Hakeme saldırı sonrası TFF 1. Lig’de maçlar kaydırıldı, Süper Lig’de sadece o haftanın maçları ertelendi. Bu niye önemli? Bu bazılarına avantaj, bazılarına dezavantaj sağlar. Hava şartları, cezalı sporcular, takımların seyahat süreleri… Tesadüf olabilir, bilerek de olabilir… Sorduk ama cevap alamadık. Süper Lig’e başka muamele yapılması, rakibimizin lehine şartlar oluşturdu.”
“TFF BAŞKANI, SÜPER KUPA KRİZİ İÇİN BİZİ İŞARET ETMİŞ”
“ABDULKADİR BİTİGEN, GALATASARAY MAÇINDA YANLIŞ PENALTI VERDİĞİNİ İTİRAF ETTİ”
“Abdulkadir Bitigen Galatasaray maçında verdiği penaltıyı hakem seminerinde itiraf ediyor. İddia bu… 1 Mart’ta hakemler, Hugh Dallas ve Mehmet Büyükekşi’nin de katıldığı bir toplantı düzenleniyor. Tolga Özkalfa’nın görevden alındığı bilgisini paylaşıp toplantıdan ayrılıyor. Hugh Dallas da Abdülkadir Bitigen’e penaltıyı soruyor. Bitigen de penaltı kararının yanlış olduğunu tüm hakemler önünde itiraf ediyor. Anlık yanılma da değil. VAR’a gittin, orada da penaltıya hükmettin, sonrasında da bunun yanlış olduğunu itiraf ediyor. Bunun şampiyonluk yarışına etkisi ne olacak?”
“ORGANİZE BİR KÖTÜLÜK”
“Fütursuz, arsız organize bir kötülükle karşı karşıyayız. Böyle bir DNA’dan bahsediyoruz. Er meydanına çıkma teklifimiz de hala geçerlidir. Siz bizim önümüzde söyleyemeyeceğiniz şeyleri başka yerde söylüyorsunuz.”
“TERÖRİSTBAŞININ DUA VE HİMMETLE AYAĞA KALDIRMALIYIZ DEDİĞİ KULÜP KİM”
“3 Temmuz’u kumpas olarak görmeyenlere soruyorum, o halde 17-25 Aralık, 15 Temmuz hain darbe girişimi ve birçok FETÖ kumpası hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizin anlayışınıza göre bunlar da meşru. FETÖ’nün en çok sevdiği, gönül bağı kurduğu ve sahiplendiği kulüp Galatasaray’dır. Teröristbaşının dua ve himmetle ayağa kaldırmalıyız dediği kulüp kim? Biz değiliz. Hadi siz de ‘biz değiliz’ deyin! Fenerbahçe, bu ülkede FETÖ ile ilgili çamur atılabilecek en son kurumların başında gelir. Fenerbahçe’ye bu konuda en son çamur atabileceklerin başında da siz gelirsiniz Galatasaraylılar”
“DURSUN ÖZBEK BENDEN RANDEVU TALEP ETTİ”
Bundan birkaç ay önce bir ziyaretçim vardı. O sırada Dursun Özbek aradı ziyaretçimi. Arayan kişiye acil görüşmek istediğini söyledi ve ortak dostumuz, onun Gayrettepe’deki oteline gitti. Ortak dostumuzun anlattığına göre ‘Ortam çok gerildi, insanlar çok gergin. Bu nedenle seviyesiz kişiler ortaya çıkıyor. TFF Başkanı bizi birbirimize düşürüp, izliyor. Kendisi çok enteresan bir adam. Hatta geçen gün Ali Bey ile bana aynı anda randevu verip, gergin bir ortam oluşmasına neden oldu. Hatta o an TFF Başkanı, oturduğu yerden geri çekilip bizi keyif alarak izliyordu (Ali Koç: Burası doğru, oldu öyle bir şey). Bende o an bütün taşlar oturdu. Ali Bey ile oturup konuşmak istiyorum. Zaten bizim birbirimizle problemimiz yok. Bunlara karşı mücadele edelim. Ali Bey ile konuş, bu hepimiz için iyi olacaktır. Lütfen bunu Ali Bey’e ilet.’ dedi. Kabul ettim ancak buluşmadan bir gün önce resmi hesaplarından benim hakkımda çok ağır bir açıklama yapınca randevuyu iptal ettim”
“DURSUN ÖZBEK İNŞALLAH YALANLAR”
“Dursun Özbek bunları yalanlamaya kalkabilir. O zaman ortak dostumuz olanları anlatacak dürüst kişidir. İnşallah yalanlar. Telefon konuşmaları, saatleri, ofise gidişi hepsi kayıtlıdır. Bunu anlatmak tarzım değil ama bir taraftan görüşelim, bir taraftan çok sert açıklamalar. Vefat etmiş aile üyesi üzerinden alçakça açıklamalar yapmak. Bu kişiyi tanıyın istedim.”
“LAFLAR ONUN LAFLARI DEĞİL”
“Aileme dil uzatabilecek kadar küçülecek bir adamın kim olduğunu görün istedim. Zaten laflar, onun lafları değil. Belli bir yerden alışık olduğumuz laflar. Bir yerden güç alıyorlar. Bu insanlar kendi çıkarları için devlet düşmanlığını, vatan hainliğini ve hükümet düşmanlığını korurlar.”
“BU CAMİAYLA 3 TEMMUZ’DAKİ GİBİ MÜCADELE ETMELİYİZ”
“Her türlü gücü eline geçirmiş, ahlak yoksunu bir yapıyla biz dürüstçe mücadele etmeye çalışıyoruz. Karşı karşıya olduğumuz sistematik kötülüğün fotoğrafını anlatmaya çalıştım. Bu zihniyete karşı dimdik ayakta durmalıyız. 3 Temmuz’da malum yapıyla nasıl mücadele ettiysek bu camiayla da benzer bir mücadele içinde olmalıyız.”