Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Malta Dışişleri ve Ticaretin Geliştirilmesi Bakanı Carmelo Abela ile resmi konutundaki görüşmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Abela’nın Malta’nın Ankara Büyükelçiliğinin açılışını yapmak üzere Türkiye’ye geldiğini hatırlatan Çavuşoğlu, Malta’nın elçilik açmasından mutluluk duyduğunu belirtti.
“Bu yıl Malta ile diplomatik ilişkilerin 50. yılını kutluyoruz.” diyen Çavuşoğlu, Abela’nın ziyaretinin bu bakımdan da anlamlı olduğunu söyledi.
Malta ile siyasi ilişkilerin mükemmel, ekonomik ilişkilerin gelişmekte olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, siyasi ilişkilerin yanı sıra ticari ilişkilerin de iyi olması için çalıştıklarını ifade etti.
Çavuşoğlu, “Malta Türkiye’nin AB üyeliğine en büyük desteği veren ülkelerdendir. Kendilerine teşekkür ediyoruz.” diye konuştu.
Malta’nın AB dönem başkanlığında Türkiye’ye destek verdiğini anımsatan Çavuşoğlu, AB dışişleri bakanları ile en samimi, en verimli toplantıyı Malta’nın dönem başkanlığında yaptıklarını anlattı.
Çavuşoğlu, Abela ile ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel konuları, özellikle Libya’yı değerlendirdiğine dikkati çekerek, “Bu konularda görüşlerimiz tamamen örtüşüyor. Ortadoğu konusunda Filistin-İsrail meselesinde ve en son ABD Başkanı (Donald) Trump’ın aldığı yanlış karar konusunda da Malta ile görüşlerimiz uyuşuyor. Malta bağımsız Filistin devletini tanıyan Avrupa ülkelerinden bir tanesidir. Dün İslam İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’nde önemli kararlar aldık ve tüm dünyaya Doğu Kudüs’ün başkent olduğu, 1967 sınırlarıyla bağımsız Filistin devletini tanımaya davet ettik. Bundan sonraki süreçte bağımsız Filistin devletinin diğer ülkeler tarafından tanınması için yoğun çaba sarf edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın üs talep ettiği iddiası
Bakan Çavuşoğlu, Rusya’nın Türkiye’den S-400 sistemleriyle ilgili üs talebinde bulunduğu iddialarına yönelik bir soru üzerine ise “S-400 konusunda bir sorun yok. Sadece kredilendirme konusunda en son Putin’in ziyaretinde mutabakat sağlandı. Bunun kağıda dökülmesi ve detayların konuşulması gerekiyor. Uzmanlarımız bunu sürdürüyor. Tamamlandıktan sonra belki de bu hafta içinde bu imzalanacak.” dedi.
S-400 sistemlerinin Türkiye’ye konuşlandırılmasıyla ilgili teknik çalışmaların da sürdüğünü dile getiren Çavuşoğlu, nükleer santral kurulması aşamasında olduğu gibi Türkiye’nin kendi teknisyen ve mühendislerini Türkiye ve Rusya’da eğittiğini, Macaristan gibi başka ülkelerde de bu tür eğitimlerin başlayacağını belirtti.
Çavuşoğlu, S-400 sistemlerinin alındıktan sonra kullanılmasıyla ilgili askeri ve sivil mühendisleri yetiştireceklerine işaret eden Çavuşoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Eğer kurulurken Rusya’dan teknisyen ve mühendis ihtiyacı olursa onlar da gelir, Türkiye’de bu çalışmaları yapar, dönerler. Mühendisin ya da teknisyenin asker olması demek ya da sivil olması demek Rusya’nın buraya silahlı asker konuşlandırması anlamına gelmez. Bu teknik çalışmadır.”
Çavuşoğlu, daha sonra Türk mühendis ve teknisyenlerin sistemlerin bakımını yapacağını ve gerek duyulursa kullanacağını vurgulayarak, “Bu çalışmalar Rusya’nın Türkiye’ye asker konuşlandırması anlamına gelmez. Bu fikir nereden çıktı anlamak mümkün değil. Bunu mukayese etmek bile abestir. Bu sadece teknik bir çalışmadır.” dedi.
Doğu Kudüs’e büyükelçilik açılması talebi
Çavuşoğlu, muhalefetin Doğu Kudüs’e büyükelçilik açılması önerisi hakkındaki soruyu cevaplarken de dün İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Zirvesi sırasında çok güçlü mesajlar verildiğini, bunları yakından takip edeceklerini söyledi.
Bunlardan birincisinin “ABD yönetimine yapılan Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma” kararından vazgeçilmesi çağrısı olduğunu belirten Çavuşoğlu, sadece İslam aleminin değil, Hristiyanların ve Yahudilerin bir kısmının da bu kararı doğru bulmadığını kaydetti.
Çavuşoğlu, “Tüm dünyanın karşı olduğu bir kararı kabul etmek mümkün değil. Uygulanması da mümkün değil. Ben yaptım oldu olamaz. Bu kararın değiştirilmesi gerekiyor. ABD’nin geri adım atması için, bu kararı değiştirmesi için her türlü çalışmayı kararlı bir şekilde sürdüreceğiz.” dedi.
Bağımsız Filistin devletinin tanınması konusunun da takipçisi olunacağına dikkati çeken Çavuşoğlu, “Bizim aldığımız kararlar Birleşmiş Milletler kararlarına uygundur. ABD gibi bunları hiçe sayan kararlar almadık biz. Dolayısıyla başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız Filistin devletinin, tanımayan ülkeler tarafından tanınması ve resmen bağımsız bir devlet olması için her türlü çabayı sarf edeceğiz.” diye konuştu.
Avrupa’da ve dünyanın başka yerlerinde bağımsız Filistin devletini tanımak isteyen ülkeler olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, dünyada Filistin devletini tanıma konusunda ciddi bir kararlılık olduğunu vurguladı.
Çavuşoğlu, “Bunu başarmamız lazım. Zaten bunu başardığımız zaman tabii ki büyükelçilikler de bağımsız Filistin devletinin başkenti Doğu Kudüs’te açılacaktır. Bunu resmen bizim başarmamız gerekiyor. Dün bir kıvılcım daha yaktık İİT Zirvesi’nde ve Doğu Kudüs’ün, bağımsız Filistin devletinin başkenti olduğunu deklare ettik.” ifadelerini kullandı.
