TSYD eski başkanlarından, Spor basınının duayen ismi, Hürriyet Gazetesi’nin efsane spor müdürü Nezih Alkış, geçtiğimiz gün yaşama gözlerini yumdu.
84 yaşında hayatını kaybeden gazeteci Alkış için, TSYD Levent Tesisleri’nde tören düzenlendi. Nezih Alkış’ın ailesinin yanı sıra, birçok gazeteci dostları ve sevenlerinin katıldığı törende, eşi ve kızlarının güçlükle ayakta durduğu görüldü.
Fatih Terim ve Mustafa Denizli de törene katıldı
Nezih Alkış’ın cenazesine spor ve iş dünyasının önemli isimleri katıldı. Fatih Terim, Ergun Gürsoy, mUğur Dündar, Şansal Büyüka, Mustafa Denizli, İhsan Topaloğlu ve basın dünyasının çok sayıda önemli ismi törende bulundu.
Törende konuşma yapan TSYD Başkanı Oğuz Tongsir, “Nezih Alkış’a bizim camia bir isim takmıştı. Spor yazarlarının en güzel abisi. En güzel abisiydi, en güzel hocasıydı. Burada bulunan birçok gazeteciyi ve beni de Nezih abi yetiştirdi. Onun tezgahından geçtik. Dürüstlüğü, adamlığı hepsini ondan öğrendik. Herkese yardıma koşardı ama bir tek konuda acımasızdı; bize gazetecilikte haberciliğin ne kadar önemli olduğunu anlattı. Karıncayı bile ezmeyen Nezih abi o konuda çok katıydı. Biz ondan çok şey öğrendik” dedi.
Atilla Gökçe: “Nezaketiyle uğurluyoruz”
Spor Yazarı Atilla Gökçe, Babıali’deki eski gazetecilikle ilgili bilgiler vererek Nezih Alkış’ın örnek bir kişi olduğunu ifade etti. Gökçe, “Babıali’nin mutlu günleri, Nezih Alkış böyle bir dayanışmanın, rekabetin, sevginin, dürüstlüğün, bilginin simgesi olarak bizimle beraberdi. 13-14 yaşlarında matbaa makinisti babanın ellerinden tutup, Cağaloğlu’nda basınla tanıştı ve bir daha hayatında hiçbir maceraya girmedi. Öğrenimini tamamladı, yüksek öğrenimini yaptı. Hep böyle dirsek çürüten, soru sormaktan bıkmayan ama sorduklarını bıktıran, inatçı bir gazeteci olarak yaşadı. Büyük ustayı uğurlarken son mohikanı da, Cağaloğlu’ndan yetişen son kahramanı da, asaletiyle, nezaketiyle uğurluyoruz. Hepimizin başı sağ olsun” şeklinde konuştu.
Şansal Büyüka: “Ona çok şey borçluyum”
Gazeteci Şansal Büyüka ise, meslek hayatına başlangıç ve hayatındaki birçok şeyi Nezih Alkış’a borçlu olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Nezih alkış benim için çok şey ifade ediyor. Meslekte ustamdı, baş öğretmenimdi. Şefim oldu, dostum oldu. Milliyet gazetecilikten içeri titrek adımlarla girerken, Namık abi bana kısa bir nasihatte bulundu, sonra Nezih abiyi çağırdı. ‘Al bu genç sana teslim, bir yere oturt’ dedi. Nezih abiyle dışarı çıktık, beni yanındaki masaya oturttu. Belki de meslekte şansım bu oldu. Masalarımız bitişik, her gün bakardım, haberi nasıl alıyor, manşete nasıl taşıyor. Bugün gazetecilikte bir yere gelebildiysem ona çok şey borçluyum.”
Konuşmaların ardından Nezih Alkış için helallik alınarak dua edildi. Merhum Alkış, Zincirlikuyu Camii’nde kılınan öğle namazı sonrası Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verildi.