Marmara Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Marmara Belediyeler Birliği’nce Taksim’deki bir otelde düzenlenen, “III. Marmara Denizi Sempozyumu”nda yaptığı konuşmada, Marmara Denizi’nin bir iç deniz olduğunu, ancak fonksiyonu nedeniyle büyük etkiye sahip bulunduğunu söyledi.
“Marmara Denizi’nin kirlenmesi, bundan sonra artmayacak”
Uysal, şunları söyledi:
“Bu deniz kirlendiği zaman, başımıza neler geldiğini yüksek sesle konuşmamız lazım. Bu deniz kirlendiği zaman, hepimize çok büyük acılar verir. Marmara Denizi’nin kirlenmesi, bundan sonra artmayacak. Var olan kirlilik daha hızlı bir şekilde azaltılacak ve temizlenecek. Dünyanın en zor şeyi, belki kirlendikten sonra temizlemek, zarar gördükten sonra tamir etmek. Bunu en iyi bilen İstanbul ve Kocaeli’dir. Biz geçmişte, dünyanın Altın Boynuz dediği Haliç’imizi kirlettik. Evet şu anda temizledik ama hangi bedelleri ödeyerek temizledik. Biz eğer temizlemek için harcadığımızın onda birini harcamış olsaydık, O Altın Boynuz’umuz eski güzelliğiyle, ihtişamıyla yerinde durur olurdu ve çok daha güzel olurdu.”
“Marmara’nın etrafı tamamen mavi bayraklı gelebilir”
İstanbul’da geçmişteki temiz su ve su yollarına ulaşmanın imkansız olmadığını vurgulayan Uysal, sözlerini şöyle tamamladı:
“Aslında zor değil. Görevimizi yaparsak bunu başarırız. Marmara Belediyeler Birliği olarak eğer ortak çalışmalar yürütebilirsek, inanıyoruz ki bunu başarabiliriz. Yeter ki hep beraber bir araya gelelim. Çözümün çok zor olmadığını biliyoruz. Bunu Haliç’te, İzmit Körfezi’nde yaşadık. Marmara çok daha kirlenmeden temizleyebiliriz. Etrafının tamamı mavi bayraklı hale gelebilir. Onun için bu sempozyumlar önemli. Yapmamız gerekenleri masaya yatırmak, gerekli kurumları devreye sokarak, kirliliğe müdahale etmektir. Başarmak kolay. Yeter ki işbirliğiyle omuz omuza vererek çalışalım.”
Asya ile Avrupa’nın geçiş noktası olan Anadolu gibi, Marmara Denizi’nin de denizleri birbirine bağlayan önemli bir su yolu olduğuna dikkati çeken Uysal, “Marmara, Karadeniz’i Akdeniz’e bağlayan bir su yolu. Deniz olmakla birlikte tıpkı Çanakkale ve İstanbul Boğazı gibi su yoludur. Aslında Akdeniz, Ege ve Karadeniz’in eko-sistemini kuran bir yapıdır Marmara Denizi.” diye konuştu.
Marmara Denizi‘nin kirlenmesi ve yapısının bozulması halinde sadece kendisini etkilemediğini, Karadeniz’in eko-sistemini de direkt etkilediğini aktardı
Marmara Denizi kirlendiğinde sadece etrafında yaşayan insanlara değil, başka bölgelerdeki insanlara da zarar verdiğini hatırlatan Uysal, bu sempozyum aracılığıyla seslerini uluslararası camiaya duyurmayı hedeflediklerini kaydetti.