Sakarya Hendek’teki havai fişek fabrikasında 3 Temmuz’da meydana gelen patlamada 7 kişi ölmüş, 127 kişi yaralanmıştı. Bu faciada patlamayan havai fişeklerin emniyetli alanda, kontrollü patlatılmasına karar verildi.
Hendek Belediyesi’ne ait kamyona yüklenen patlayıcılar dün Adapazarı Taşkısığı’ndaki taş ocağına götürüldü. Patlayıcılar kamyondan taş ocağındaki çukura boşaltılırken 11.30 sıralarında şiddetli bir patlama meydana geldi. Dünkü faciada üç asker şehit oldu, 11 jandarma ile kamyon sürücüsü yaralandı.
İkinci patlamanın ardından Afet uzmanı Dr. Kubilay Kaptan imha edilen havai fişeklerin en az 15 gün soğutulmasının, imha işleminin yerinde yapılmasının, nakliye işlerinin başka araçlarla gerçekleştirilmesinin ve bölgede uzman isimlerin bulunmasının gerektiğini dile getirdi.
15 TON İMHA EDİLDİ
Bölgeye gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, fabrikadaki patlamanın ardından kalan patlayıcıların o alanda bulunmaması kararı alındığını belirterek şunları söyledi:
“15 ton patlayıcı cumartesiden itibaren taş ocağına taşınmaya başladı. Bu patlatmanın başında jandarmamıza bağlı patlayıcı imha timimiz var, komutanımız var. Onların idaresinde, savcılarımızın kontrolünde patlatma işlemi gerçekleşti. 15 tonluk patlatma işlemi bugüne kadar gerçekleştirildi. Son 1-1,5 tonluk patlamaya hazır mühimmat varken bu müessif olay başımıza geldi. Tam boşaltma esnasında neden patlama olduğunu soruşturma sonunda anlayacağız. Maalesef 2’si patlayıcı imha timinden 1’i Ankara’dan, 1’i İstanbul’dan görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız ve 1’i de alanın güvenliğinden sorumlu jandarma personelimiz şehit oldu. Yaralı 11 jandarma personelimiz var. Bir de kamyonun şoförü arkadaşımız ağır yaralandı. Üç arkadaşımızın dışında diğer yaralılarımızın hayati tehlikesi yok.”
“15 GÜN SOĞUTULMASI GEREKİYOR”
Afet uzmanı Dr. Kubilay Kaptan patlamayla ilgili CNN Türk canlı yayınında şu açıklamayı yaptı:
“Birinci patlamadan sonra olay yerindeki yangın söndürüldü. Ardında yanmayan ve patlamayan materyaller var. Bunlar pimi çekilmiş bomba gibidir. Bu materyallerin yerinden kaldırılmadan 15 gün soğutulması gerekiyordu. Çünkü bin derecelik sıcaklığa maruz kalmış. “Nasıl olsa patlamadı” diyerek kamyonun arkasına alıyoruz ve başka yere taşıyoruz. Yüksek sıcaklık var, nem var. Oradaki kamyonun kazasıyla çok daha büyük olay olabilirdi.
“İMHA İŞLEMLERİNİN YERİNDE YAPILMASI GEREKİRDİ”
Zaten imha işleminin yerinde yapılması gerekirdi. Başka yere götürerek değil. Orada indirilirken sürtünmeden kaynaklı kıvılcım çıkarak bu tür bir patlama yaşanmış olabilir. Patlamadan yanmadan çıkarılmış ürünler patlamaya hazır hale gelmiş materyallerdir. Hava şu an 33 derece, bu patlama ufak bir sürtünmeden bile meydana gelmiş olabilir.
“UZMAN İSİMLERİN DE OLMASI GEREKİYORDU”
Soğutmak yerine, taşımayı seçiyorlar. Neden yerinde imha etmedik bunu? Türk Silahlı Kuvvetleri’nin imha etmesi normal ama farklı uzmanlık alanlarından kişilerin de olması gerekiyordu. Nakliye işleminin de başka araçlarla yapılması gerekirdi.”
“TAMAMEN BİLİM DIŞI BİR İŞ YAPIYORUZ”
Türkiye Yangından Korunma Ve Eğitim Vakfı eski başkanı Cemal Kozacı ise, “Havai fişek ve benzeri patlayıcıların naklinin nasıl yapıldığı büyük önem taşıyor. Bu işin Türk Silahlı Kuvvetleri’nde de bulunan uzmanların kontrolünde yapılması gerekir. Patlayıcı maddelerin imhasında prosedür vardır. Tamamen bilim dışı bir iş yapıyoruz. Bu konu el yordamıyla yapılacak bir konu değil. Bu nakliyenin yapılması kimin izniyle oldu bilemiyoruz tabii ama çok ciddi bir bilgisizlik olduğu görülüyor” ifadelerini kullandı.