Aşık Veysel’e tutkusuyla dikkati çeken ve türkü söyleyebilmek için Türkçe öğrenen Alman belgesel yapımcısı Petra Nachtmanova, ünlü ozanın mezarı başında ve müzesinde bağlama çaldı, türkülerini okudu.
Almanya ve Fransa’da yayın yapan bir televizyon kanalına hazırlanan “Saz Güvenin Anahtarı” adlı belgesel çekimleri için Aşık Veysel’in memleketi Sivas‘ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyüne gelen 31 yaşındaki yapımcı Nachtmanova, belgeselde hayat hikayesine yer verilen ünlü ozana hayranlığıyla dikkati çekiyor.
Her karış toprağında Veysel’in hatırası bulunan Sivrialan’da duygusal anlar yaşayan Nachtmanova, Veysel’in kabri başında ve müzesindeki mumya heykelinin önünde “Uzun İnce Bir Yoldayım” ve “Çiğdem Der ki Ben Alayım” türkülerini okudu ve adeta ozanla hasret giderdi.
Berlin’de yaşayan program yapımcısı Petra Nachtmanova, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçük yaşta bağlamayla tanıştığını ve ilk olarak da Aşık Veysel’in türkülerini söylemeye başladığını belirtti.
Veysel’in büyük bir değer olduğunu vurgulayan Nachtmanova, “Türkçeyi türküler için, şiirleri anlamak için öğrendim ve bunun büyük parçası Aşık Veysel oldu. Veysel’in şiirleri benim için çok önemli. Belki hala Türkçem yeterli değil ama yine de okumaya çalışıyorum, anlamaya çalışıyorum ve çok büyük bir zevk alıyorum.” dedi.
Veysel’e hayranlığı nedeniyle belgesel çekimi için Sivrialan köyüne geldiklerini aktaran Nachtmanova, belgesel projesi kapsamında Berlin’den Horasan’a kadar yolculuk yapacaklarını söyledi.
Çekecekleri belgesele konu olacak kişilerin büyük bölümünün Anadolu’da yaşadığını dile getiren Nachtmanova, “Bu sazın ana toprağı buralar. Buradan Elazığ, Tunceli, Erzurum ve Kars’a gideceğiz. Daha sonra Gürcistan, Azerbaycan ve İran’a giderek çekimlerimizi tamamlayacağız.” diye konuştu.
“Bana insan olduğumu anlatıyor”
Veysel’in etkisinin tüm çekimlerde olacağını anlatan Nachtmanova, “Aşık Veysel, bana doğanın güzelliğini, insan olduğumu anlatıyor. Avrupalı bir insan olduğumu anlatıyor. Bana aynı şekilde dokunuyor onun sözleri. O sizin şansınız, bazen kıskanıyorum, gerçekten onu yaşayın.” ifadelerini kullandı.
Nachtmanova, Aşık Veysel‘e önemli bir yer ayıracakları 205 dakikalık belgeselin gelecek yıl Almanya ve Fransa’da yayınlanacağına işaret etti.
Belgeselin Fransız yönetmeni Stephan Talneav da Aşık Veysel’in şarkılarını 5-6 yıldır dinlediklerini, aynı şarkıları mezarı başında dinlemenin ise çok etkileyici ve duygusal olduğunu vurguladı.
“Doğayı çok severdi”
Ünlü halk ozanı Aşık Veysel’in oğlu Bahri Şatıroğlu ise babasına gösterilen ilgiden memnuniyet duyduğunu aktararak Nachtmanova’ya teşekkür etti.
Veysel’in kızı Zekine Şatıroğlu da “Babam cumhuriyetçiydi, Atatürkçüydü, doğayı çok severdi, insanları çok severdi, misafiri çok severdi.” diye konuştu.
Veysel’in torunu Nazender Süzer Gökçe de Aşık Veysel’i dostlarının unutmadığını, Nachtmanova’nın da Berlin’den gelerek çekimler yaptığını söyledi.
Nachtmanova’nın Aşık Veysel’e çok farklı gözle baktığını dile getiren Gökçe, “Mezarı başında türküyü söylerken 3 dakika gerçekten orada değildi, transa geçmişti. Bunu gözyaşlarıyla dışa vurdu. O anı yaşamak çok güzeldi, çok teşekkür ediyorum.” dedi.